İnternet ve sosyal medya başta olmak üzere teknoloji, zamanı tüketeceğimiz platformlar oluşturdu. Özellikle Covid-19'un hayatımıza getirdikleri ile birlikte hepimiz internette ve ekran başında daha fazla vakit geçirmekteyiz. Okulu ekranlara taşımak durumunda kaldık. Ancak ne var ki; okul ve dersler dışındaki vakitlerde de zaman, interneti haddinden fazla kullandığımız için bize yetmiyor olabilir mi acaba? Etrafınıza bakın, kaç kişi kitap okuyor, kaç kişi telefonuyla internette geziniyor. İnsanları gözlemleyin, kaç kişinin ya da ne kadar çok kişinin telefonuyla meşgul olduğunu göreceksiniz...
Evet, zamanımızın büyük bir kısmını internette geçiriyoruz. Peki, internette nerede geçiriyoruz bu değerli zamanımızı: Okulda olmak için Eba'da ya da eğitim platformlarında; paylaşmak için sosyal medya (Facebook, Instagram, Twitter...) kullanıyoruz. Aramak için (Google, Yandex, Bing, Yahoo, Yaani vd.) kullanıyoruz. Anlık mesajlaşmak için (Whatsapp, Snapchat, Bip...) kullanıyoruz, Seyretmek için (Youtube, film/dizi siteleri) kullanıyoruz, oyun oynamak için (mobile ve çevrimiçi oyunlar) oyun platformlarını/uygulamalarını kullanıyoruz, ilgimizi çekiyorsa çevrimiçi gazetelere bakıyoruz, işimiz gereği haberleşmek için e-posta kullanıyoruz. İhtiyacımız varsa alışveriş sitelerini ziyaret ediyoruz.
Bunca şeyin meydana geldiği sanal ortamdan elbette uzak kalmayalım. Paylaşalım, mesajlaşalım, seyredelim, araştıralım, beğenelim, beğenmeyelim, alalım-satalım lakin farkında olalım. Neyi kiminle paylaşmamız gerektiğini, paylaştıklarımızın ne sonuçlar getireceğini, bir şey bedava ise ürünün biz olduğumuzu, internet ortamının sonsuz özgürlük alanı olmadığını, gerçek hayatta suç olanın internette de suç olduğunu, internet ortamındaki hak ve sorumluluklarımızın neler olduğunu, bıraktığımız dijital izlerden bizleri takip edenler olduğunu, cebimizdeki paramızı çalacak hırsızlar olduğunu, canımızı yakacak katiller olduğunu, bizleri istismar edecek hasta ruhlu insanların olduğunu, kullandığımız şifrelerin evimizin kapısının anahtarı gibi olduğunu, bu ortamın da kendine özgü kuralları olduğunu bilelim. Bilelim ve tedbirimizi ona göre alalım. Tedbirimizi alalım ki mağduriyetler azalsın ve bizler internetin üzen yüzüyle daha az karşılaşalım. Her bakışımızda olmaz belki ama çoğu bakışımızda internetin gülen yüzü karşılasın bizi. Gelin birlikte bizler, bireysel olarak neler yapabiliriz ona bakalım. Aslında öncelikli 10 adımda yapmamız gerekenleri aşağıdaki resme bakarak rahatlıkla görebiliriz.
İnternet ortamında en korumasız olanlar ne yazık ki çocuklar ve sizsiniz sevgili gençler! Sizi dolandırıcılık, hakaret ve arkadaşça yaklaşan kötü niyetli kişiler tarafından kandırılma, ailenizle ilgili özel bilgilerin sızdırılması gibi önemli tehlikelerden korumak için bilinçlendirmek ve doğru yönlendirmek büyük önem taşıyor. Burada da en büyük görev ve sorumluluk şüphesiz ebeveynlerinize ve biz öğretmenlere düşüyor.
• İyi bir iletişim kurun: İletişiminiz açık ve net olsun. Ailenize her şeyin sebebini açıklayın. Size tepki vereceklerini bilseniz bile bir davranışı neden yapmanızı istemediklerini açıklamalarını isteyin. Unutmayın ki size ne kadar kızarlarsa kızsınlar; sizi tüm kötülüklerden koruyacak ilk kişiler ailenizdir.
• Fikren hazır olmadığınız içeriklere bakmayın: İnternette şiddet, nefret, hakaret, cinsellik, alkol ve uyuşturucu maddeler gibi olumsuz etkileyebilecek çok fazla kategori bulunuyor. Yaşınıza uygun ve anlayabileceğiniz bilgiler dışında içeriklerle karşılaştığınızda büyüklerinizi bilgilendirin.
• Sizin için belirlenen sınırların sizin iyiliğiniz için olduğunu anlamaya çalışın: Yasaklar her zaman çok çekicidir ve çoğu zaman bize söylenenin tam tersini yapmaya çalışırız. Bu nedenle de ailemizle çatışırız. İnternetin yanlış kullanıldığında, kötü niyetli insanların elinde ne kadar zararlı olabileceği konusunda büyüklerinize güvenmeyi deneyin.
• Alternatifler çözümler üretin: "Bu siteyi ziyaret etmeyeceksem ya da bu uygulamayı kullanmayacaksam, bunun yerine neyi kullanabilirim?" diye sorun. Ailenizden sizi uygun site ve kaynaklara yönlendirmesini isteyin.
• Mahremiyet ve başkalarının haklarına saygı duymayı öğrenin: Kendi mahremiyetiniz ve güvenliğiniz kadar başkalarının mahremiyetini ve güvenliğini de düşünün. İnternette nazik bir dille iletişim kurun, size nasıl davranılmasını istiyorsanız başkalarına da öyle davranın. Gerçek hayatta yapmadığınız ve yapmayacağınız hiçbir şeyi internette de yapmayın. Mesaj ve e-posta gibi sıkça kullanılan iletişim kanallarında kelimeleri tam ve doğru olarak kullanın ve yazı diliyle konuşun. Ödevlerinizde kullandığınız görsel ve bilgilerin kaynağını belirterek başkalarının haklarına saygılı olun. Başkalarının haklarına saygı duyma noktasında, telif hakkı, Fikri Mülkiyet Hakları gibi konularda da bilgilenin.
• Kişisel Bilgilerin Paylaşılmaması Gerektiğini Anlayın:
"Sırrın senin esirindir, eğer başkasına söylersen, sen onun esiri olursun."
Bu veciz sözü akılda tutmak gerekir. İnternette hiç kimseye ve hiçbir web sitesine; adres, telefon numarası, okul adı, şifre, kendi ve aile resimleri, internet kullanıcı adı gibi önemli bilgileri vermeyin. Bazı sitelere üyelik için verilmesi gereken kişisel güvenlik bilgilerini ise ancak ailenize danıştıktan sonra verin. İnternette kolayca aldatılmaların en önemli nedeni, internette hangi bilgileri paylaşacaklarını bilmemek ve insanlara çok kolay güvenmektir. İnternette gerçek hayatta tanıdığınız kişileri arkadaş edinin, tanımadığınız kişilerden uzak durun ya da bir büyüğünüze danışın. İnternetten tanışılan yabancıların doğru bilgiler vermeyeceğini, bu kişilerin dolandırma, pazarlama gibi kötü amaçlı kişiler olabileceğini bilin. Siber zorbalık ve istismar gibi tehlikelerden korumak için kendinizle ya da bir başkasıyla ilgili özel bilgileri ve fotoğrafları paylaşmayın, internetten tanıştığınız bir yabancıyla gerçek hayatta buluşmayın, web kamerası kullanarak konuşmayın. İnsanları en çok etkileyen şey, zihinsel ve fikirsel anlamda yaşlarına uygun olmayan içeriklere ve davranışlara maruz kalmaktır. Hatta bu konuda yaşın bir önemi de yoktur. "Benim başıma gelmez." demeyin; temkinli olun.
• Mobil Uygulamalar/Oyunlar Konusunda Bilinçlenin: Tehlikenin sadece masaüstü ve dizüstü bilgisayarda değil mobil uygulamalarda da olduğunu bilin. Bu tehlikelere karşı mobil cihazlarını nasıl güvenli bir şekilde kullanacağınızı büyüklerinize sorun, birlikte öğrenin. İnternet üzerinden oynadığıniz oyunlar konusunda bilgi sahibi olun ve buradaki sohbetleri kullanmamaya çalışın.
Gizlilik ayarlarını kontrol edin: Sosyal medya sitelerine üye iseniz gizlilik ayarları kısmından kontrol edin. Gizlilik kontrol yazılımlarıyla sosyal ağlar üzerindeki gizlilik ayarlarını takip ederek ne kadar kişisel bilgi paylaştığını kontrol edin. Güçlü şifreler belireyinve şifrelerinizi nasıl korumaniz gerektiğini öğrenin.
Ve herşeyden önemlisi, yardıma ihtiyaç duyduğunuzda aile büyüklerine ya da öğretmenlerinize danışın. Bizler sizin güvende olmanız için varız; sanal dünyada bile...